Çoğu ile bire bir ders yaptığım yaklaşık 800’ün üzerinde öğrencim oldu.
İçlerinde en başarılı olanların “başarı sırrını” paylaşacağım seninle;
Kimi hobilerini erteledi,
Kimi işvereninden, yoğun mesailere kalmaması üzerine taleplerde bulundu,
Kimi çocuklarının uyku saatini ona göre planladı,
Kimi ise okula gitmeden önce, sabah saat 06:00’da benimle derse oturdu.
Yani hepsi ama hepsi hayatının merkezine İngilizce’yi aldı.
Ve sonra çokkkkkkk çalıştılar, İngilizce öğrenmek için tüm şartları zorladılar.
Özetle arkadaşım; Her gün çalışmak zorundasın, bunun kısa yolu yok.
Her gün 1 saat egzersizle nasıl bir vücut kasın olur? Peki, her gün 1 saat İngilizce çalıştığında nasıl bir dil kasın olur?
Eğer bu yolculuğa çıkmak istiyorsan öncelikle çok çalışacağına söz vermen gerek.
Her gün ama her gün en az 1 saat İngilizce ile haşır neşir olmalısın.
Bulduğun her fırsatta pratik yapmaya, ceplerinde flash kartlar taşımaya, kafanda çeviriler yapmaya ve klişe bile olsa telefonunu İngilizceye çevirip kendini zorlamaya gönüllü olmalısın.
Başarılarınla gurur duyuyor musun?
Geliştiğinde, başardığında, daha iyi İngilizce konuştuğunda kendinle gurur duymalısın çünkü hiç kolay değil. Yolu ben kolaylaştıracağım senin için ama alışkanlıkları değiştirmek, disiplinle çalışmak herkesin başarabileceği bir şey değil. Başarırsan başkalarına da ilham vereceksin. Ailene, arkadaşlarına, çocuklarına. Ama bunu küçümseme. Herkes
başaramaz. Ben yolu göstereceğim, sen de çalışıp başaracaksın. Hem de hayal edebileceğinden daha hızlı yol alacaksın.
Sevgilerimle.